
Pendik liseli escort arka sokaklarından birinde, denize paralel uzanan dar bir caddede yürüyordu Dilan. Yağmur çiseliyor, rüzgâr usulca saçlarını savuruyordu. Üzerindeki ince mont, soğuğu kesmeye yetmiyor ama alışmıştı artık; hem bedenine hem ruhuna işleyen üşümelere…
22 yaşındaki Dilan, hayatın yükünü çok erken omuzlamıştı. Mardin’den İstanbul’a geldiğinde henüz 18’di. Ailesinden kaçmamıştı; aksine onlar göndermişti onu “çalışıp para göndersin” diye. Ama büyük şehir küçük umutları kolayca yutuyordu. Dilan, ilk zamanlar ev temizliğine gitmişti, sonra bir kafede çalışmıştı. Ancak kazandığı parayla hem yaşamak hem ailesine destek olmak imkânsızdı. Bir süre sonra evsiz kaldı. Arkadaş dediği insanlar, zamanla onu sömürmeye, kandırmaya başladı.
Pendik bir parkta sabahladığı bir gecenin sabahında, karşısına çıkan başka bir genç kadın ona “başka bir yol” sundu. “Geceleri çalışırsan seks daha kolay para kazanırsın,” dedi. Dilan, korkarak da olsa kabul etti. Aç kalmaktansa, bir yatakta ağlamayı seçti o gün. O seçim, ardından gelen yüzlerce karanlık geceyi getirdi.
Ama Dilan, içine kapanık biri değildi. Geceleri ne kadar sessizse, içten içe o kadar bağırıyordu: “Ben böyle yaşamak istemiyorum!”
Bir gün Pendik’te, belediyeye bağlı bir Kadın Danışma Merkezi’nden haberdar oldu. Önce inanmadı. “Kim bana gerçekten yardım eder ki?” dedi. Ama yine de cesaretini topladı ve gitti. İçeri adım attığında, ilk kez biri ona “hoş geldin” dedi. Gözleri doldu.
Orada psikolojik destek aldı. Sığınma hakkı sunuldu. Ardından meslek eğitimi… Dilan kuaförlük kursuna yazıldı. Ellerinin titremesi zamanla geçti. Bir müşteriye ilk kez saç kestiğinde, onunla birlikte geçmişini de biraz daha kesip attı.
Bugün Pendik escort küçük bir kuaför salonunda çalışıyor. Her sabah aynaları silerken, kendi hayatının da yavaş yavaş temizlendiğini hissediyor. Geçmişi hâlâ onunla ama artık onu tanımlamıyor.
Dilan artık yürürken başını eğmiyor. Çünkü biliyor ki; kırık aynalar bile ışığı yansıtır, yeter ki vazgeçmesin insan kendinden.
Bir yanıt yazın